Sigorta sektörü, hızla gelişiyor ve teknolojiyi iş süreçlerine entegre ediyor. Sadece birkaç yıl önceki endüstriden çok uzak ve yeni teknolojiler sayesinde dönüşmeye ve dijitalleşmeye devam ediyor. Geleceğin, sigorta sektörüne daha büyük yenilikler ve dönüşümler getireceği de bir gerçek. Peki, sigorta endüstrisinde devrim yaratarak gelişimine büyük katkı sağlayan en önemli teknolojiler hangileri?
IoT
IoT, veri izleme cihazları sayesinde, akıllı saatlerden araç sensörlerine kadar milyarlarca fiziksel verinin izlenmesine olanak sağlıyor. Bu teknoloji ise sigorta sektörüne pek çok farklı açıdan katkı sağlıyor.
Maliyetleri azaltır:
IoT sensörleri, araç sahipleri için bir tür erken uyarı sistemi sunuyor. Aracın etrafına yerleştirilmiş çeşitli sensörler, belirli bir süre içinde oluşan kusurları tespit edebiliyor ve onarılması maliyetli hale gelmeden önce, araç sahibini sorun konusunda uyarabiliyor. Bu teknoloji, özellikle çok sayıda aracı yönetmesi gereken filo kiralama şirketleri gibi iş yerleri için büyük avantaj sunuyor.
IoT sensörleri aynı zamanda, keyfi zaman dilimlerine dayalı bakım planlamasını da ortadan kaldırarak araç sahiplerine para tasarrufu sağlayabiliyor. Sensörler, çeşitli bileşenlerin durumunu takip ederek araç sahibine aracın ne zaman bakıma ihtiyacı olduğuna dair bir yol sunuyor.
Güvenliği artırır:
IoT sensörleri, maliyetleri azaltmanın yanı sıra araç sahiplerini onarılması gereken tehlikeli durumlar konusunda uyararak güvenliği de artırıyor. Sensörler ayrıca, bir kazanın ne zaman meydana geldiğini otomatik olarak algılayabiliyor ve ilgili kurumlara GPS bilgilerini ulaştırabiliyor. Bu da acil servis ekiplerinin kaza yapan kişiye çok daha hızlı şekilde ulaşmasını sağlıyor.
Poliçelerin kişiselleştirilmesine yardımcı olur:
Bugün pek çok sigorta müşterisi, kişiselleştirilmiş hizmet eksiliği nedeniyle ihtiyaç duydukları detayları kapsamayan veya ihtiyaçları dışında özelliklere sahip olan poliçelere imza atmak zorunda kalabiliyor.
Ancak IoT kullanan sigorta şirketleri, her bir poliçe sahibinin kapsamlı bir görüntüsünü sunan çeşitli veri noktalarına erişim imkânı sunarak müşteriler için en değerli özelliklerin belirlenmesine olanak sunuyor.
Blockchain:
Blockchain her ne kadar yeni bir kavram olmasa da kripto para birimlerinin yükselişiyle daha fazla öne çıktı, popülerliği arttı ve daha yoğun bir ilgi görmeye başladı.
Blockchain sigorta sektöründe de pek çok amaçla kullanılıyor. Blockchain ise merkezi bir tarafın kontrolü olmaksızın işlemlerin ve kayıtların imzalanabildiği, değiştirilebildiği ve doğrulanabildiği bir veri tabanı sistemi olarak şeffaflık ve güven yaratıyor. Blockchain teknolojisi aynı zamanda, geleneksel merkezi bilgi işlem hizmetlerinden daha güçlü işlem güvenliği sağlıyor.
Güven inşa etme:
Sigorta sektöründe güven, müşteri – şirket ilişkisinde birincil, belirleyici ve çok hassas bir rol oynuyor. Sigorta şirketleri, müşterilerin hayatında genellikle, sigorta şirketine güvenmenin hafifletebileceği olumsuz bir durum yaşandığında girdiğinden “güven” kavramı sigortacılar için hayati önem taşıyor.
Otomasyon:
İki taraf arasında dijital olarak imzalanmış, hesaplanabilir sözleşmelere akıllı sözleşme ismi veriliyor. Akıllı sözleşmelerin, belirli kriterler sağlandığında talep ödemeleri gibi eylemleri tetikleyebileceği düşünülüyor. Blockchain teknolojisi ise bu sürece katkı sağlayarak sigortacıların talep süreçlerini hızlandırmasına ve normalde manuel olarak yapılması gereken işlerin çoğunun otomatikleşmesine yardımcı oluyor.
Yapay ve Görsel Zekâ:
Bugün pek çok sektöre hizmet eden yapay ve görsel zekâ, sigortacılıkta da müşteri deneyimini iyileştirmek ve süreçleri hızlandırmak gibi pek çok farklı amaçla kullanılıyor.
Talep işleme süresini düşürür:
IoT sensörleri, veri toplarken blockchain talep sürecini otomatikleştirmeye yardımcı oluyor. Yapay ve görsel zekâ ise veriye dayalı kararlarla boşlukları doldurarak bu iki teknolojinin bir araya gelmesine olanak sunuyor. Bu, sigorta şirketlerinin insan müdahalesini gerçekten ihtiyacı olan vakalara yönlendirmesine ve daha basit vakaları çözmek içinse gereken süreyi kısaltmalarına yardımcı oluyor.
Daha iyi müşteri hizmeti aracılığıyla müşteri deneyimini iyileştirir:
Yapay zekâ destekli sohbet robotları ve makine öğrenimi, şirketlerin her poliçe sahibi için bir profil oluşturmasına olanak tanıyor. Sigorta şirketleri ise bu bilgileri, müşterilere kendilerini değerli hissettirecek, kişiselleştirilmiş politikalar geliştirmek için kullanabiliyor.
Yapay zekâ aynı zamanda sigortacıların hasar yönetimi ve sigortalama süreçlerini hızlandırmalarına da olanak sunuyor. Bu da müşterilerin zaten stresli ve gergin oldukları bir dönemde, daha fazla kontrol sahibi olmalarını sağlayarak deneyimlerini iyileştiriyor.
Dolandırıcılığı azaltır:
Şirketler; kanıt toplamak ve gelen iddiaları, önceki iddialarla karşılaştırmak için yapay ve görsel zekâdan yararlanabiliyor. Bu teknoloji, makine öğrenimiyle birleştiğinde ise dolandırıcılık belirtileri olabilecek bir iddianın özelliklerini belirleyebiliyor.
Bu yazı alıntıdır.