Dinlemek için tıklayın.
Giriş
Cep telefonunuza kayıtlı kaç fotoğrafınız var? Peki bu fotoğrafların kaç tanesinde tanımadığınız insanlar var? Tanımadığınız bu insanların resimlerinin sizin telefonunuzda kayıtlı olduğu hakkında herhangi bir fikri var mı? Ya da sizin bilginiz olmadan kaç tane resminizin çekildiğini tahmin edebilir misiniz? Peki haberiniz olmadan çekilmiş bu resimlerden biri yarın internette en çok gülünen resimlerden biri olsa nasıl hissedersiniz?
Sorun
Kameralı cep telefonları norm haline geldiğinden beri (hatta bir cep telefonu için ‘kameralı’ ibaresini kullanmak bile garip karşılanabilir) sokakta yürüyen herkesin cebinde resminizi çekip internete servis edecek sayısız kayıt cihazları ile birlikte yaşıyoruz. Ve bu objektiflerin ne şekilde kullanılabileceğini sınırlandıran hiçbir şey yok. Yani her an yüzünüz başka birinin selfie karesine girebilir; hayatınızda hiç tanımadığınız bir insanın telefonu üzerinden onun sosyal medya hesabında paylaşılıp trending topic olabilirsiniz.
Yabancıların fotoğraf kadrajlarında bulunmak çoğu durumda sorun değil. Ancak özellikle süjesi olunan fotoğrafların internette paylaşılması ve hatta bunun dalga geçilmek, utandırılmak veya ayıplanmak gibi amaçlarla yapılması kişilerin özel hayatlarını yaralayıcı sonuçlar doğurabilmekte. İnternette bunun sayısız örnekleri var: Passangershaming adlı Instagram hesabı yolculuklarda etrafındakileri rahatsız edebilecek davranışlarda bulunan insanların resimlerini paylaşıyor. Reddit’in r/trashy alt kanalında toplumsal kurallara uygun olmayan davranışlar sergileyen kişiler ifşa ediliyor. Ya da cansız objelerle kavga eden kişileri izlemek isterseniz r/idiotsfightingthings alt kanalına bakabilirsiniz.
Her ne kadar bu gibi kanallar veya hesaplara bakmak biz izleyiciler için kısa süreliğine bir eğlence kaynağı olsa da bu görüntülerde yer alan kişilerin bizler gibi insanlar olduğunu hatırlamamız gerekiyor. Bizlerin birkaç saniye baktığı bir fotoğraf veya gif’in, o görüntünün konusu olan insanın hayatında önemli (ve bazen olumsuz) bir yer kaplaması olası. Ayrıca internetin doğası gereği bu görüntülerin tamamen silinmesi çoğu durumda mümkün değil.
Hukuki Durum
Peki hukuk bu duruma ne diyor? Teorik açıdan bakıldığında, kişilerin bilgisi ve rızası olmaksızın görüntülerinin kaydedilmesi ve bunların internet ortamında anonim hale getirilmeksiniz paylaşılması çoğu zaman kişisel verilerin korunması mevzuatlarına aykırılık teşkil eder ve suç oluşturabilir. Ancak pratikte bu kuralların internette paylaşılan her bir resim için uygulanması çok mümkün gözükmüyor. Özellikle internet ortamını konuştuğumuz için süreçlerin global çapta yürütülmesi gerekiyor; dolayısıyla bir resmin çekilmesi, paylaşılması, popülerleşmesi, resmin konusu olan kişinin bu durumdan haberdar olması ve resmin kaldırılmasını talep etmesi gibi adımların her biri farklı bir ülkede meydana gelebilir. Dolayısıyla notice-and-takedown olarak adlandırılan uyarı üzerine içeriklerin kaldırılması süreçleri itibara gelebilecek zararları engellemek için hala yavaş. Kaldı ki pek çok durumda görüntüleri internette paylaşılmış olan insanlar bu resimlerinin paylaşıldığından bile haberdar olamayabiliyor.
Çözüm
Hukukun pratik anlamda yanıt veremediği pek çok sorunda olduğu gibi, geriye iki çözüm yöntemi kalıyor: teknik ve toplumsal çözümler.
Teknik çözümler açısından; kamera görüntüleri yüklenip paylaşılabilen sitelerin kolayca kullanılabilen anonimleştirme özellikleri sunması (bulanıklaştırma, karartma vb.), isteyen kişilerin sosyal medya hesaplarında yüz tanıma özelliklerini aktif ederek bu kayıtla eşleşen diğer resimlerden kendisinin haberdar edilmesini istemesi gibi teknik çözümler düşünülebilir.
Toplumsal çözümlerin oturması ise daha fazla zaman alacaktır. Kişilerin kamuya açık yerlerde kaydettikleri görüntüleri kullanırken daha ihtiyatlı davranması ya da yukarıda örneklendiği gibi ifşa veya dalga geçme içerikli paylaşımları görüntülerken bu görüntülerdeki insanlarla empati kurmaya çalışması gibi bir etik dönüşümün gerçekleşmesi bu sorunun ortadan kalkması için en temel çözüm olacaktır.