Düğünde “Damadın annesinden geline bir adet “CryptoPunks” diye bir anons duyarsak şaşırır mıyız? Cevap birçoğumuz için, hatta gelin için bile “evet” olacaktır. “Geline benzersiz bir NFT” taktım diyen damat ile “Bu da nedir damat?” diye hayıflanan kayınvalidenin arasını bulmak için gelin şu NFT dünyasında kısa bir yolculuk yapalım. Ne de olsa ortam sanal olunca, gezmek bedava. En azından şimdilik…
Takas edilemez- değiştirilemez token (Non-fungible token- NFT) tanımıyla sanki başta kayınvalide endişelerinde haklı gibi duruyor. Altın gibi elle tutulan, pırıl pırıl parlayan şöyle bir beşi bir yerde yerine kim NFT ister? Hadi NFT aldı diyelim, bu varlığa finansal tablolarda ne diyecek? Sabit kıymet mi, finansal varlık mı yoksa maddi olmayan duran varlık mı?
NFT’nin kısa hikayesi
The Block Research verilerine göre NFT pazarı 2020 yılının ilk yarısında 13.7 milyon dolar iken, 2021 yılının ilk yarısında 2.5 milyar dolara ulaşmış. CNBC haberine göre 2021’in üçüncü çeyreğinde rakamlar 10.67 milyar doları bulmuş bile. Yani anlayacağınız the Beeeple adıyla tanınan Mike Winkelmann’nın Everdays: The First 5000 days adlı NFT’sinin 69 milyon dolara satıldığını duyan damat, geline benzersiz bir hediye aldığını düşünmüş olabilir. İşin ironik yanı NFT’leri diğer kripto paralardan ayıran en önemli özellik “benzersiz” yani “tek” olmaları. Neden mi? Çünkü bir bitcoin ile başka bir bitcoin aynı iken, geline takılan NFT ile sizin elinizdeki NFT birbirinden farklıdır. Genel olarak Ethereum blok zinciri (blockchain) ve ERC-721 ve/veya ERC-1155 ile standardize edilip kaydedilen NFT’lerin halen Türk Lirası veya avro ile alınıp satılamaması, Ethereum’dan (EHT) dolayı fiyatlandırmanın gaz fiyatlarına bağlı olması, hem gelin de hem de kayınvalide de büyük endişe yaratsa da, NFT pazarı büyümeye devam etmektedir. Kim derdi ki Kevin McCoy’un 2014 yılında yarattığı mavi-kırmızı sekizgen (“Quantum” isimli NFT) bir gün böyle bir pazar oluşturacak.
Bu esnada bizim damat müstakbel kayınvalidesinin endişelerine biraz su serpmek için gerekirse geline taktığı NFT’yi açık artırma (auction) yerine OpenSea, SuperRare, Nifty Gateways gibi nice pazarlarda (marketplaces) satabileceği yönünde güvence vermiştir.
Son bilgiler ışığında gelinin içi rahatlamış, ancak kayın valide endişeli bakışlarla damada, “Evladım, iyi ettin de biz şimdi ne diyeceğiz bu NFT’ye şimdi? Değeri ne olacak?” diye sormuştur.
Finansal tablolarda NFT
Biz bu NFT’ye ne diyeceğiz sorunun cevabı satın alan- elinde tutan (buyers/holders), satan (issuer) ve pazar oyuncuları (marketplaces) açısından farklı olacaktır.
Biz hikayemize NFT’yi elinde tutan gelin açısından baktığımızda, NFT’nin sağladığı haklar ve beraberindeki yükümlülükler, NFT’nin ne amaçla alındığına göre finansal tablolardaki muhasebeleştirmesi de değişecektir. Aldığımız NFT ile her ne kadar blok zincirinde bir kayda sahip olsak da bu bize doğrudan bu varlıkla ilgili (underlying asset) sahiplik hakkı veya fikri mülkiyet hakkı (IP rights) vermemiş olabilir. Örneğin Crytokitties’ler NFT sahibine “kitty” adı altında ticari işlem hakkı verse de NBA Top Shot içeren NFT bu tip ticari işlem hakkı vermemektedir.
Oyundan, sanata, spordan, koleksiyona, hatta gayrimenkule kadar uzanan geniş bir yelpazede karşımıza çıkan NFT’lerin finansal tablolara yansıması da satın alana sağladığı kontrol ve haklar doğrultusunda olacaktır.
Gerçek hayatta tapusuyla, resmi kaydıyla sahip olunan gayrimenkulün dijital yansımanı oluşturan NFT “sabit kıymet” olarak değerlendirilecek olabilir. Bunun yanı sıra sanal ortamda oyun oynamak için alınan belirli bir süreyle, belirli adet kullanılan oyun ekipmanlarının NFT’si önceden alınan hizmet veya ürün gibi değerlendirilip finansal tablolarda belki “peşin ödenen varlıklar” olarak sınıflandırılabilir. Ancak NFT’lerin genel yapısına bakıldığında, fiziksel olmaması, ekonomik faydanın elinde tutan kişi/ kurum tarafından kontrol edilmesi, ayrıştırabilir olması, nakdi bir varlık olmaması özellikleriyle daha ziyade “maddi olmayan duran varlıklar- intangible assets” olarak karşımıza çıkmasını beklemekteyiz.
NFT’nin değeri nedir?
Maddi olmayan duran varlık dedikten sonraki diğer kritik soru da finansal tablolara kaydedildikten sonraki ölçümü olacaktır. Maddi olmayan duran varlıklar, maliyet yöntemine göre muhasebeleştirildiğinde, maliyet eksi birikmiş amortisman ve varsa değer düşüklüğü ayrılmak suretiyle defterlerde takip edilir. Maddi olmayan duran varlığı gerçeğe uygun değerinden (fair value) ölçmek de alternatif bir yöntemdir ancak bu yöntemin uygulanabilir olması için ilgili maddi olmayan duran varlığın alınır-satılır aktif piyasasının olması gerekir. Bu durumda gelinin “tek” olan NFT’sinin aktif pazarı var diyebilir miyiz? Belki “shards” diye tanımlanan, parçalara ayrılmış (fractionalization), birbirinin benzeri hale gelip, değiştirilebilir (fungible) olanlar için olabilir?
İlerleyen günlerde hep beraber göreceğiz.
Bu yazı alıntıdır.