Yapay zekanın altında yatan teknolojiler halihazırda işletmelerimizde, evlerimizde ve araçlarımızda kullanılıyor. COVID-19 sürecinin başlamasıyla birlikte pek çok şirket neredeyse bir gecede uzaktan çalışma düzenine uyum sağlamak ve dijital yeteneklerini geliştirmek zorunda kaldı. Çoğu kuruluş daha öncesinde yapay zekaya yatırım yapmamış olsa da pandemi ile birlikte dijital teknolojilere ve operasyonlara yapay zekayı dahil etme konusuna olan ilgi arttı.
Sigorta sektörü için de durum farklı değil. COVID-19 süreci, sigorta sektöründeki dijitalleşmeyi hızla artırdı. Önümüzdeki 10 yıl içinde ise sigorta sektörünün 4 temel teknoloji trendi çevresinde şekillenmesi bekleniyor.
1. Bağlı Cihazlar
Endüstriyel ortamlarda, sensörlü ekipmanlar bir süredir her yerde bulunuyor. Ancak önümüzdeki yıllarda bağlı tüketici cihazlarının sayısında büyük bir artış görülecek. Mevcut cihazların penetrasyonu; giyim, gözlük, ev aletleri, tıbbi cihazlar ve ayakkabılar gibi büyüyen yeni kategorilerle birlikte hızla artmaya devam edecek. Uzmanlar 2025 yılına kadar bir trilyona kadar bağlı cihazın olacağını tahmin ediyor. Bu cihazlar tarafından oluşturulacak yeni veri çığı, operatörlerin müşterilerini daha derinden anlamalarını sağlayarak yeni ürün kategorileri, daha kişiselleştirilmiş fiyatlandırma ve giderek daha fazla gerçek zamanlı hizmet sunumu yapabilme olanakları sunacak.
2. Fiziksel Robotikler
Robotik alanı son zamanlarda birçok heyecan verici başarıya imza attı ve bu yenilik, insanların çevrelerindeki dünyayla etkileşimlerini değiştirmeye devam edecek. 3 boyutlu baskı olarak da bilinen katmanlı üretim, geleceğin ticari sigorta ürünlerini kökten şekillendirecek. 2025 yılına kadar 3 boyutlu olarak basılmış binalar yaygınlaşacak ve bu durum hem müşterilerin hem de sigorta şirketlerinin risk değerlendirmelerini nasıl değiştirdiğini yeniden düşünmesi gerekecek. Ayrıca programlanabilir otonom drone’lar, otonom tarım ekipmanları ve gelişmiş cerrahi robotların tümü, önümüzdeki on yılda ticari olarak uygulanabilir hale gelecek. 2030 yılına kadar standart araçların çok daha büyük bir kısmı, kendi kendine sürüş yetenekleri gibi otonom özelliklere sahip olacak. Sigorta şirketlerinin günlük yaşamda ve endüstrilerde artan bu robotik varlığın risk havuzlarını nasıl değiştireceğini ve yeni ürün kanallarını ne şekilde etkinleştireceğini anlaması gerekecek.
3. Açık Kaynak ve Veri Ekosistemleri
Veriler her yerde bulunur hale geldikçe, bu verilerin endüstriler arasında paylaşılabilmesini ve kullanılabilmesini sağlamak için açık kaynaklı protokoller de ortaya çıkabilir. Ortak bir düzenleyici ve siber güvenlik çerçevesi altında, çoklu kullanım durumları için verileri paylaşmak üzere ekosistemler oluşturmak için çeşitli kamu ve özel kuruluşlar bir araya gelecek. Örneğin giyilebilir veriler doğrudan sigorta şirketlerine; Amazon, Apple, Google ve çeşitli tüketici cihazı üretici aracılığıyla aktarılabilir olacak.
4. Bilişsel Teknolojiler
Şu anda bazı alanlarda halihazırda kullanılmakta olan derin öğrenme teknolojileri, çok çeşitli uygulamalarda kullanılmak üzere daha da gelişecek. İnsan beyninin ayrıştırma ve çıkarım yoluyla öğrenme yeteneğine dayanan bu bilişsel teknolojiler, bireyin davranışına bağlı aktif sigorta ürünleri tarafından üretilecek devasa derecede büyük ve karmaşık veri akışlarını incelemek için standart yaklaşım haline gelecek.
Bu yazı alıntıdır.