Bugünden itibaren Bloomberght.com’da haftada bir gün bir yayınlanacak yazılarımla dünyada ve ülkemizde blokzincir ve kriptopara alanındaki önemli gelişmeleri, gündemi ve bunlara dair değerlendirmelerimi siz değerli okurlara aktarmaya çalışacağım. Bu vesileyle siz değerli okurlara “Merhaba” derken, ilk yazımı son günlerin popüler konusu ‘metaverse’e ayırmak istedim.
Evet. Blokzinciri, kriptoparalar, ICO, DeFi, NFT gibi terimlere henüz alışmaya çalışırken teknoloji dünyası hayatımıza aniden yabancı bir terim daha ekledi; Metaverse (TDK göreve)! Peki bu nedir bu metaverse ve neden bir anda bu denli popüler oldu?
Metaverse, aslında yeni bir kavram değil. Kısaca metaverse dijitaldir, değiştirebilir ve sanal gerçeklik (VR) gözlükleriyle etkileşime girilebilen evrenler silsilesidir. Popülarite kazanmasını ise eski adı Facebook olan Meta’ya borçlu. Facebook, önce metaverse alanında 10 bin kişiyi işe alacağını daha sonra ise ana şirketinin adını Meta’ya çevirdiğini duyurdu. Facebook’un bu hamlesi sektöre aşina kimseler için şaşırtıcı değildi, zira Facebook’un sanal gerçeklikle olan hikayesi Temmuz 2014’e dayanıyor. Bu tarihte Facebook en büyük VR cihazı şirketi Oculus’u 2 milyar dolara satın almıştı. Şu ana kadar da 3 yeni sanal gerçeklik gözlüğü piyasaya sürdüler. Bir yandan VR ortamında dünyadaki yaşamı taklit eden Horizon ismindeki uygulamayı geliştirmeye devam ediyorlar. Yakın zamanda Horizon Ofis isimli bir beta uygulaması piyasaya sürdüler ki, bu uygulama insanların evlerinde diğer çalışma arkadaşlarıyla bir ofis ortamı kurgulamasını sağlıyor.
Facebook ile sınırlı değil
Facebook’un bu ilgisi ve aniden şirketin adını bile değiştirmesi ise spekülasyonlara açık. Bildiğiniz üzere Facebook ve Mark Zuckerberg çalkantılı bir geçmişe sahip. Gerek mahremiyet gerekse kişisel verilerin sızdırılması gibi durumlardan ötürü sicili bir hayli kabarık. Belki sadece yeni bir başlangıç yapmak istiyorlar, belki de daha ne kadar dijitalleşebilir diye düşündüğümüz sosyal hayatımızı dijitalleşme konusunda bir sonraki aşamaya taşımaya çalışıyorlar.
Öte yandan metaverse hikayesinin kurumsal yüzü sadece Facebook ile sınırlı değil. Microsoft da metaverse ile alakalı atılımlarda bulundu. Takip eden gelecekte de benzer büyük şirketler çalışma ortamını ve ofislerini dijital ortama taşıyacaklardır. İlgilenen okuyucular “Altspace VR” ve “VR Chat” gibi metaverse ortamlarda kendi alanlarını inşa etmeye başlayabilirler.
İnovasyonun merkezi
Metaverse hikayesinin kurumsal olmayan bir yüzü de mevcut, işte burada devreye NFT’ler ve blokzincir teknolojisi giriyor. Bu taraf inovasyonun da merkezi desem yanlış olmayacaktır. Buradaki temel farklılık ise içinde bulunduğunuz metaverse evreninin dijital topraklarını NFT’ler şeklinde alıp satabilmeniz. Bu dijital toprak parsel halinde olabileceği gibi kendi parselinizdeki bir dijital eşyayı satmanız ya da başkasından bir dijital eşya satın almanız da mümkün. Kendi metaverse evreninizi dizayn edip bu parçaları tek tek ya da araziyi bir bütün olarak NFT haline getirmek de oldukça popüler seçenekler arasında. Bu dijital topraklar bizim ne işimize yarayacak derseniz birkaç canlı örnek paylaşmak isterim. Geçtiğimiz günlerde bir popüler blokzincir platformunda dünyaca ünlü ABD’li rap sanatçısı Snoop Dogg konser verdi ve Snoop Dogg’un komşusu olan dijital arazilerin fiyatları arttı! Sanat galerileri açılıyor, birçok alan ise reklam panolarıyla dolu. Yani dijital reklamcılık da metaverse alanında şimdiden yerini almış durumda. Bunların yanında Ay’dan arazi satanlar, yıldızları satanlar, cennetten arazi satanlar gibi birçok art niyetli aktörün de sıklıkla uğradığı bir alan metaverse sektörü. Tüm bu gelişmeler ile beraber geçmişte Galata Köprüsü’nü o zamanın şartları el vermediği için tokenize edemeden satan Sülün Osman’ı düşünmeden edemiyor insan.
Bu yazı alıntıdır.