Veri bilimciliği, 2020’nin en “çekici” işi seçildi. Artık her yerde kariyerini değiştirip veri bilimi, yapay zeka ve büyük veri analitiğine geçen profesyoneller görüyoruz. Türkiye’deki üniversitelerde de geleceğin teknolojileri üzerine bölümler ve dersler son sürat artıyor. Ankara üniversiteleri yapay zeka alanında lisans ve önlisans programlarıyla başı çekiyor. Bilkent ve ODTÜ Türkiye’nin en parlak veri bilimcilerini yetiştirmeye son 5 senedir büyük önem veriyor.
Öte yandan teknolojik gelişmelerinin teknik altyapısını üretecek insanları eğitilirken, bu teknolojilerin toplum yararına olmasın ve medeniyetimizi daha iyi bir noktaya taşınması için konun “insan” boyutu çalışacak kişileri de yetiştiriyor muyuz?
İşte tam bu ihtiyaca cevap vermek için, öncü Türkiyeli üniversitelerin sosyal bilimler fakültelerinin altında teknolojiyi sosyolojiyle birleştiren bölümleri türedi. Bu yazıda sizinle Türkiye’deki teknoloji ve sosyolojiyi birleştiren 3 yüksek lisans programlarını paylaşmak istiyorum.
- İTÜ – 2016 yılında “Science, Technology and Society” ismiyle Türkiye’de açılan ilk master programıdır. Sanat ve Sosyal Bilimler bölümün altında bulunan programın dili İngilizcedir ve yaklaşık 3 sene sürmektedir. Ana hedef, sosyal bilimlerin her dalını kullanarak teknolojiyi disiplinler arası anlayacak ve bu alanda hem araştırma yapıp teknoloji şirketlerine doğru iletişim stratejileri üretecek bireyler yetiştirmektir.
- Koç Üniversitesi – Tasarım Teknoloji ve Toplum ismini taşıyan bu yüksek lisans programı daha çok araştırmacı yetiştirme odaklıdır. Master öğrencilerine doktoraya ilerleme imkanı sunmaktadır. Tasarım, film, müzik, animasyon, interaktif medya, bilgisayar oyunları, dijital reklamcılık, gastronomi ve turizm olmak üzere 8 temel alana odaklanmaktadır. “Disiplinlerarası düşünebilen, yeni ürün geliştirme becerisine sahip, yeni teknolojiler ve günlük dijital ürünler için yenilikçi yaklaşımlar sunabilecek bilim insanların” yetiştirmeyi hedefler.
- Özyeğin Üniversitesi – Tasarım Teknoloji ve Toplum tezli yüksek lisans programı Türkiyeli ve yabancı öğrencilere açıktır. Ders dili İngilizcedir. Program, gastronomi çalışmaları alanına özellikle odaklanmaktadır. “Öğrenciler Tasarım, Teknoloji ve Toplum Yüksek Lisans programının zorunlu derslerini (Araştırma Yöntemleri, Toplumsal Bağlamda Tasarım, Bilim ve Teknolojinin Toplumsal Teorisi) ve Gastronomi ve Tasarım Yüksek Lisans modülünün zorunlu derslerini (Yemek Kültürü ve Tarihi, Gıda ve Tüketici Davranışları, Duyusal Analiz ve Yeni Ürün Geliştirme) ve 1 alan seçmeli dersi alarak programı tamamlayacaklardır.
Bilkent ve Ankara Üniversitesi’nde de Bilim, Teknoloji ve Toplum ismini taşıyan bir yüksek lisans programı olmasa da Elektrik ve Elektronik Mühendislik fakültesi altında bu isimde bir ders vardır.
******
Toplum ve teknolojiyi birleştiren interdisipliner akademik çalışmalar ilk olarak 1970’lerde MIT’de başladı. Bu alandaki temel yapı taşlarını oluşturan akademik çalışma Trevor Pinch ve Wiebe Bijker’in 1984 yılında yayınladığı “Gerçeklerin ve Yapay Gerçekliğin Sosyal Oluşumu: Bilimin Sosyolojisi ve Teknolojinin Sosyolojisi Birbirini Nasıl Etkiler?” adlı çalışmasıdır.
2011’e gelindiğinde dünya çapında toplam 111 “bilim, teknoloji ve toplum” bölümü vardır. Teknososyologlara, yani teknolojinin sosyolojik temellerini ve sonuçlarını inceleyecek araştırmacılara her geçen gün ihtiyaç artmaktadır. Teknososyoloji teriminin isim annesi Zeynep Tüfekçi, bu alanda dünya çapında önem atfedilen çalışmalara imza attı. Merak alanları benzer olan herkesi kendisinin çalışmalarını yakından takip etmesini tavsiye ediyoruz.
Son olarak, bu alanlara interdisipliner bir şekilde kafa yoran ve akademik olarak kendini geliştirmek isteyen herkesi Başlangıç Noktası liderleriyle iletişime geçmeye davet ediyoruz.