HukukYapay Zeka

Yapay Zeka ve Hukuk Mesleği

Konu: Başlangıç Noktası’nın geçtiğimiz haftaki yazılarındaki temel tema yapay zekâ ve ‘insanın’ bu teknolojiler karşısındaki durumuydu. Bu yazıları okurken heyecanlanmakla birlikte bir yandan kaygılanmamak elde değil. Yaşanan kaygılar ‘yapay zekanın insanlığın sonunu getirmesi’ ile ‘yapay zekalı telefonlar yüzünden özel hayatın gizliliğinin ihlali’ gibi konular arasında geniş bir ciddiyet skalasında olabiliyor. Geçen haftaki yazıları okurken benim yaşadığım kaygı biraz daha profesyoneldi: yapay zekanın olduğu bir dünyada hukukun ve hukukçuların yeri ne olacak?

Algoritmik hukuk: Hukuk  temel olarak bakıldığında gerçek hayattaki olgulara ekonomik veya sosyolojik sebeplerden doğmuş olan insan yapımı kuralların uygulandığı bir düzendir:

  • Ali, Ayşe’nin bilgisayarını çaldı (olgu) —> Hırsızlık 1-3 yıl hapis cezası ile cezalandırılır (kural) —> Ali hapse mahkûm edilir (sonuç)
  • Ali, Ayşe’den 100 liraya elbise alır (olgu) —> Ali’nin Ayşe’ye 100 lira borcu doğmuştur ve bu borç ödenmelidir (kural) —> Ali borcunu ödemezse Ayşe icra dairesinde takip başlatabilir (sonuç)

Örnekler çoğaltılabilir veya daha zorlu problemler oluşturulabilir ama en temel anlamda akış bu şekildedir. Görüldüğü üzere if > then > else fonksiyonlarının uygulanabilmesi için hukuk ideal bir mecradır. Hukukçunun (avukat, savcı, yargı) herhangi bir hukuki sorun karşısındaki temel fonksiyonu olguları analiz etmek, uygulanacak kuralları bulmak ve bu kuralları olaya/olguya uygulamaktır.

‘Olgunun analizi’ adımı analitik düşünme, muhakeme etme, kıyas yapma gibi insan becerileri gerektirdiğinden standart yazılımlar tarafından gerçekleştirilememektedir. Zira standart yazılımlardan faydalanabilmek için sisteme girdileri ve sistem kuralları hala insan eliyle sağlanmalıdır. Örneğin standart bir yazılım; arabayla işlenen cinayet ile trafik kazası, yanlış tedavi ile ötenazi gibi kavramlar arasındaki farkları tespit edemediğinden hukuki akışların analiz adımında yeterli olamamaktadır. Olgunun analiz edilmesi adımı standart yazılım ve donanımlar tarafından gerçekleştirilemediği için hukuk bugüne kadar insanların tekelinde kalmıştır.

Ancak yapay zeka destekli teknolojiler zengin ve dağınık verilerden anlamlı çıktılar elde etmekte (başka bir deyişle pattern recognition) çok başarılıdır. Dolayısıyla yeterince gelişmiş bir yapay zeka ürününün hukukçunun temel işlevini yerine getirmesi noktasında rol alabileceğini – hatta ondan daha hızlı, başarılı ve objektif dahi olabileceğini söyleyebiliriz (sözleşme inceleme sürecinde yapay zeka yazılımlarının avukatlardan daha hızlı ve isabetli olduğunu gösteren bir çalışma). Peki bu durumda hukukçunun yapıp yapay zekanın yapamayacağı bir şey kalmayacak mı? Başka bir deyişle, hukuk fakültelerini kapatmaya başlayalım mı?

Teknolojik gelişmeler ve hukukçudan beklenti: Bu sorunun cevabı için hukukun başka teknolojilerle imtihanına bakmamız faydalı olacaktır. Örneğin; internet, arama motorları, online mevzuat arşivleri vb. teknolojiler bugün tüm hukuk büroları tarafından kullanılıyor ancak avukatlar hala aramızda. Ya da hukuk sistemimize hız katması beklenen bu teknolojilerin varlığına rağmen adliyelerdeki dosyalar her geçen gün daha fazla birikiyor ve yetkin hakimlere ihtiyacımız her zamankinden daha fazla. O zaman günümüz teknolojilerinin geleneksel hukuka hiçbir katkısı olmadı mı?

Bu noktada, internet gibi dijital teknolojilerin hukukçuya olan ihtiyacı ortadan kaldırmaktan ziyade ihtiyacın niteliğini değiştirdiğini söyleyebiliriz. Geçmişteki hukukçunun pozisyonu kitaplarda, Resmi Gazeteler’de, Yargıtay dergilerinde saatlerce araştırma yapıp uygulanacak kuralları bulmakken; günümüz hukukçusu hukuki görüş verip yorum yapan, hukuk kurallarını olaya uygulayıp riskleri tespit eden bir konuma geldi (bunun bir sebebi de hukuk kurallarının gelişiminin teknolojinin hızından yavaş kalmasıdır. Bir önceki yazıda bunun nedenlerini incelemiştik: link). Yapay zeka devriminde de benzer bir paradigma değişimi olacağını öngörebiliriz. Tahminim (her ne kadar taraflı olma ihtimalim olsa da) hukukçuya duyulan ihtiyacın ortadan kalkmayacağı, yalnızca şekil değiştireceği yönünde.

Önümüzdeki 10 yıl gibi yakın bir gelecek için konuşursak, herhangi bir yapay zeka çözümünün bir avukatın yerine geçebileceğini beklemek biraz iyimser olur. Ancak şüphesiz yapay zeka teknolojileri avukatların günlük rutin işlerini devralabilecek ve zamanlarını başka türlü hizmetler sunmaya ayırabilmelerini sağlayacaktır. Mesela yapay zekadan faydalanan bir avukattan beklentiler arasında:

  • daha hızlı ve anlaşılır çıktılar vermesi (yani uzun bilgi yazıları yerine infografikler, sunumlar vb içerikler üretmesi),
  • hukuki risklerin yanında ticari riskleri de öngörmesi,
  • hukuki danışmanlığın yanında iş stratejisi desteği vermesi,
  • masa başında geçirdiği zamanın azalması sebebiyle müvekkili ile kişisel olarak daha uzun süre ilgilenmesi

gibi kalemlerin olacağını düşünüyorum.

İhtiyaçlar: Yapay zeka uygulamaları yavaş yavaş hukuk ofislerinde (hatta bazı ülkelerdeki mahkemelerde) kendilerini göstermekte. Yani yeni nesil hukukçuların bu teknolojilere bulaşmaması mümkün gözükmüyor. Adeta bir doktorun yeni çıkan çok etkili bir ilacı yazmayı reddedemeyeceği gibi, hukuk mesleği gibi sorumluluğu yüksek bir alanda çalışan kişiler için de bu teknolojileri kullanmamak söz konusu olmayacaktır. Başka bir deyişle, kamu hizmeti sunan hukukçuların bu teknolojileri kullanmasını bir tercih olarak değil bir zorunluluk olarak görebiliriz. Dolayısıyla bu teknolojileri yalnızca kullanabilen değil bu teknolojilerden anlayan (örn. yapay zekanın verdiği çıktıları niye verdiğini, algoritmaların nasıl çalıştığını, saf veriyi nasıl yorumladığını da anlayabilen) bir hukukçu kaynağına ihtiyacımız var. Bu noktada hukuk fakültelerine önemli bir rol düşüyor. Fakülteler müfredatlarını düzenlerken teknolojik okur-yazarlığı yüksek yeni nesil hukukçular yetiştirmeyi gözetmeli ve bu amaca uygun programlar oluşturmalı (son bir not, burada kastettiğim dersler ‘bilişim hukuku’ gibi derslerden ziyade computer networks, java programming gibi derslerin hukuk müfredatında bulunması).

Başlangıç Noktası E-bülten

Merak etmeyin. Asla Spam yapmıyoruz.

İlginizi çekebilir
GirişimcilikTeknolojiYapay Zeka

Yapay Zeka ile Başarılı Bir Girişim Kurma Rehberi

EğitimYapay Zeka

Yapay Zeka ile Dil Öğrenimi: Yabancı Dil Öğrenimi Kolaylaşıyor mu?

SanatYapay Zeka

Yapay Zeka ve Sanat: İki Dünya Arasındaki Büyüleyici Buluşma

Makine ÖğrenmesiVeriYapay Zeka

Yapay Zekanın İnsan Zekasını Yeniden Şekillendiren Gücü

Başlangıç Noktası E-bülten

Merak etmeyin. Asla Spam yapmıyoruz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir