Teknoloji devriminin eşiğinde dünyaya gelen Z jenerasyonunun hayattan beklentileri ve bu beklentiler ışığında iş yaşamına etkileri günümüz şirketlerinin ve yöneticilerinin en önemli gündem maddelerinden biri olarak görünüyor.
Kuşak araştırmacıları Z jenerasyonu hakkındaki önermelerinden bir tanesi kendinden önceki X ve Baby Boomers kuşağının taşıdığı iş yerine sadakat ve bağlılık gibi istikrar arayan koşulların aksine Y jenerasyonuyla kısmi ölçüde başlayan iş yerinin kendisine katacağı değere odaklandığı yönünde.
Bu durumun girişimcilik dünyasına pozitif katkıları olacağını düşünmek sanıyoruz ki yanlış bir yorum olmaz, zira endüstriyel anlamda farklı bir aşamaya geçen bir dünyaya gelen Z kuşağının kendi değerlerini yaratma eğiliminde olduğu kabul gören bir gerçek.
Girişimcilik Dünyasında Yatırımcının Alışkanlıkları Değişiyor mu?
Bundan on yıl önce bir yatırımcının karar verme aşamasını hantal olarak tanımlayabilirdik ancak koronavirüs salgınını yaşamakta olan bir dünyada girişimci ile yatırımcıyı buluşturan araçlar veya bir video konferans görüşmesi sonucu yatırım yapma kararları alınabilir hale geldi. İçinde bulunduğumuz dönemde sosyal medya mecraları üzerinden atılan mesajlar, bir seminer tanışmaktan daha etkili olabiliyor. Belki de bir girişimcilik tabiri olan elevator-pitch artık social-pitch olarak değişmek durumunda kalabilir.
Haziran ayında kendini yeterli derecede tanıtamayan ve yetersiz kaynağa sahip olan girişimler için bir kampanya başlatan Couplet Coffee kurucusu Gefen Skolnick, dikkat çekmek için bir grup kullanıcıyı organize ederek kullanıcı Twitter’daki isimlerine TikTok’ta trend olan göz dudak göz’den oluşan emojileri yerleştirdi.
Bunu gören farklı kullanıcıların aynı emojileri kullanmasıyla trend bir anda büyük bir etki yaratmaya başladı. Durum beklenenden çok daha fazla dikkat çekici bir hal alınca akımın başlatıcıları bunu nasıl daha faydalı bir şekilde kullanabileceklerini düşündükten sonra bir süredir Amerika Birleşik Devletleri’nde sürmekte olan ırkçılık olaylarına yönelik bir simge olarak kullanmaya karar verdiler. Böylece kendiliğinden ırkçılık karşıtı bir anlama ifade eden kampanyaya dönüşen emojiler farklı fonları bir araya getirmeyi başaran bir kampanyaya dönüştü.
Emojilerin ismiyle Product Hunt’a çıkan ve aslında var olmayan ürün, sitede en üst noktaya çıkmayı başardı. Emoji sembollerinden oluşan alan adıyla kurulan web sitesi kısa sürede 20.000 email üyeliği aldı ve binlerce kişi kampanya linkini Twitter’da paylaştı.
Email aboneliği yapan kişilerden kısa sürede 65.000 dolar bağış toplandı. Kampanyanın devamında ismini vermek istemeyen bağışçıların destekleriyle 200.000 dolara ulaşıldı ve iş birliği yapmak isteyen herkesin Twitter direkt mesaj yoluyla kendilerine ulaşabileceklerini duyurdular.
Yatırımcı Profilinin Dönüştüğü Nokta
Büyük yatırımcı firmaların hâlâ önemli bir güce sahip olduğu kesin ve girişimcilik dünyasında yükselecek girişimleri yolunu belirlemede önemli bir role sahipler. Bunun yanında yatırım desteği alma yöntemlerinin çeşitlendiği günümüz dünyasında hızlı davranan ve farklı yöntemlere açık olan oluşumların da bu dünya içerisinde kendisine yer bulması mümkün görünüyor.
Bu yazı alıntıdır.