Google ve Apple, 1 ay önce bütün Android ve İos’ta bedavaya kullanılabilecek bir Bluetooth-odaklı Covid-19 temas takip sistemi geliştirdiklerini açıkladı. Normal koşullarda işbirliği yapmaya yanaşmayan teknoloji liderleri, bu yazılım ile dünya nüfusunun %40’ını oluşturan 3 milyar kullanıcının nerelere gittiklerini ve hangi “akıllı-telefonlarla” 1.8 metre içinde bulunduklarını takip ederek, yakın temasta bulundukları biri Covid-19 pozitif çıktığında push notification almasını sağlamayı hedefliyor.
İlk akla gelen gizlilik sorununa ise cevapları hazır; geliştirilen altyapı kullanıcıları kişiselleştirmiyor ve veriyi depolamıyor. Sadece Bluetooth üzerinden temasta bulundukları diğer telefonlar sinyallerini tanımlayabiliyor. Diğer teknik mesele ise sürekli Bluetooth’un açık olması akıllı telefonların şarj ömürlerini yarıya indirmesi. Google ve Apple, bu sorunsala karşı olarak da, son derece az enerji gerektiren bir yazılım geliştirdiklerini savunuyorlar. Bedava olması planlanan bu yazılımın sınırlı test kaynaklarının daha iyi kullanılmasına ve şüpheli taşıyıcıların daha hızlı bir şekilde kendilerini karantinaya almalarını sağlaması hedefleniyor.
Bütün cevaplar hazır olmasına rağmen Google ve Apple yeterli kamu desteğini alamıyor. Hatta aksine, Amerika’daki sağlık kurumları temas takibi için Google & Apple’ın hızlı yazılımlarındansa insan gücü ile sorunu analog bir biçimde çözmeyi hedefliyor. Massachussets eyaleti temas takibi için 44 milyon dolar bütçe ayırarak bin kişiyi işe alırken New York ise Bloomberg Filantropi ile çalışarak 17 bin kişiyi işe aldıklarını açıkladı. California ise rekor rakam ile temas takibi için 20 bin insan kullanıyor.
Analog yaklaşımın Amerika genelinde tercih edilmesinin iki sosyolojik nedeni olabilir. Birincisi Google & Apple’nin öne sürdüğü yazılım insan psikolojisini hesaba katmıyor. Kullanıcıların telefon ekranında “Yakın Temasta Olduğunuz Birinde Corona Çıktı” bildirisi çıktıktan sonra ne olacağına dair hiçbir plan yok. Analog çözümde ise sizi arayıp haber veren biri var; ona sorular sorabiliyor ve sonraki adımlarla ilgili detaylı bilgi alabiliyorsunuz. Konuştuğunuz kişi büyük ihtimalle sağlık konusunda deneyimli/bilgili biri ve günde sizin gibi binlerce insanla iletişim kuruyor. Bu telefon hattında çalışanların “zihinlerinde geliştirdikleri analog veri toparlama sistemleri” böylesine travmatik olabilecek bir haberi verirken, dijital uygulamaların veri hazasından daha hayat kurtarıcı olabilir.
Analog yöntemlerin tercih edilmesinin ikinci nedeni ise Nisan ayında işini kaybeden 20 milyon Amerikalıya “pandemi ekonomisinde” yeni bir yer vermek olabilir. Aşının bulup dağıtımının mümkün olacağı 2021 senesine kadar dünya yeni bir ekonomi yaratacak. Bu ekonomi, koronavirüsün işlerine son verdiği milyonlarca kişiye yeni sıfatlar ve beceriler kazandıracak. Örneğin, Airbnb’nin işlerine son verdiği 4 bin kişi büyük ihtimalle koronavirüsün hızını azaltamaya çalışan dijital uygulamarda iş bulacak; New York kafelerinde yarı zamanlı çalışan garsonlar, saatte $11 dolara temas takip sistemlerinde insanlara kötü haberler verecekler. Dhaka’da Louis Vuitton fabrikasında logolu çantaların kenar dikişlerini yapmakla sorumlu biri büyük ihtimalle 100 km uzaktaki köyüne dönüp orada topraktan para kazanmaya çalışacak. Koronavirüsün sosyal krizi birçok kişinin kariyerini ve para kazanma yöntemlerini değiştirerek yakın vadede hiç yapmayı düşünmedikleri işlerde çalışmalarına neden olacak. Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda, koronavirüs ile savaşta bütün çözümlerin, hatta çoğu çözümün, dijital olmayacağı söylenebilir. Hatta çoğu insan diğer insanlara yardım sağlayarak ve/veya sanayiden değil topraktan para kazanarak hayatını devam ettirmeye çalışacak.
Uzmanlar, Google & Apple’nin bu ay görücüye çıkacak yazılımın işe yaraması için 1 milyardan fazla kullanıcıya ulaşarak ağ etkisinden yararlanması ve kullanıcıların Corona olduklarını öğrendikten sonra uygulama üzerinde “durum”larını güncellemesi gerektiğini söylüyor. Fakat Google & Apple’nin temas takip sistemi; gizlilik sorunlarından dolayı kullanıcıdan, iş gücü sorunu yüzünden de kamu kurumlarından yeterli desteği almayacak gibi gözüküyor.