Yaklaşık son beş yıldır büyük işletmelerimiz inovasyon departmanlarını kuruyorlar. Öncesinde sanayi şirketlerinde Ar-Ge birimleri vardı ama herhalde Türkiye’de 15 yıldan uzun bir süredir “inovasyon” ekiplerine sahip çok az kurumumuz vardır ya da hiç yoktur. Halbuki “yönetim” literatüründe organizasyonların inovasyon departmanlarını nasıl tasarlaması gerektiğine dair tartışmalar 1970’li yıllara kadar uzanıyor. İnovasyondan sorumlu birisini atamak elbette yetmez. Mesela inovasyon departmanının hedefleri ve şirketin beklentileri belli mi? İnovasyon ekiplerinin görev tanımları net mi? Benim karşılaştığım firmalarda hedefler ve beklentiler biraz muğlak. Yapılan en temel hatalardan birisi inovasyona diğer fonksiyonel işler gibi yaklaşılması. Finans, muhasebe veya lojistik gibi inovasyonu sadece bir birime yüklemek ve silolar şeklinde örgütlenmek ciddi bir handikap.
İnovasyon finans veya satış gibi fonksiyonel bir iş değildir. Şirketin kredi, yatırım, bankalarla ilişkiler gibi finansal işlerini doğal olarak finans birimi yürütür. Aynı şekilde stoklama, sevkiyat, depolama vb. konularla lojistik departmanı ilgilenir. Aynısını inovasyon birimi için söyleyemeyiz çünkü inovasyon sadece bir departmanın değil herkesin işidir. İnovasyon ekibi tek başına tüm şirket adına inovasyon yapamaz. Satış departmanının işi satış yapmaktır ama inovasyon departmanının işi inovasyon yapmak değildir. İnovasyon için gerekli koşulları hazırlamak ve sürdürmektir. Muhasebe işlemleri sadece muhasebe biriminde olur ama inovasyon hemen hemen tüm departmanlarda mümkündür. Daha önceki yazılardan hatırlanacağı gibi farklı inovasyon türleri mevcut. Örneğin ürün inovasyonlarına dair fikirler üretim, Ar-Ge, müşteri ilişkileri gibi birimlerden daha çok gelir. Bu tip inovasyonlarda sektöre göre Ar-Ge ya da IT ekipleri geliştirme sürecine liderlik edebilir. Teknik uzmanlık bu birimlerde oluşmuştur. Diğer taraftan süreç inovasyonları ya da iş modeli inovasyonları pek çok farklı departmandan çıkabilir. Dolayısı ile inovasyon biriminin sorumluluğu şirket genelinde herkesin inovasyon yapabilmesi için alt yapıyı hazırlamaktır. Aynı zamanda iş birimlerine gerekli eğitimlerin verilmesi ve istenen yetkinliklerle kendilerinin donatılması inovasyon departmanının görev tanımları arasında olmalıdır. Kısacası temel görev, fasilitasyon yani kolaylaştırmaktır. Tüm inovasyon süreçlerini ve ilgili kişileri koordine ve sahne öncesinden perde kapanana kadar inovasyon yolculuğunu orkestra etmeleri beklenir.
İnovasyonu tek bir departmanla kısıtlayamayız. Konuyu anlatırken anatomimizi metafor olarak kullanıyorum. İşletme vücudumuzsa her organ bir departmandır. Mesela damarlar süreç, midemiz satınalma, beynimiz strateji olabilir. İnovasyon, departmanlar yani organlar arasında dolaşan kan veya ruh gibidir. Her yere ulaşması lazım. Ulaşamadığı yerde bir süre sonra çürümeler başlar. İnovasyon ekibi de inovasyon bilincini tüm birimlere ulaştırmalı ve sonra ilgili süreçleri takip ve koordine etmelidir. Bu inovasyonun “uzmanlık” gerektirmediği anlamına gelmez. Tam tersi “inovasyon yönetimi” bir uzmanlık alanıdır. İnovasyon ekibinin de görevi inovasyon süreçlerinin baştan sona sevk ve idaresidir eski tabirle. Fikirden başlayarak (hatta fikir öncesi müşteri ihtiyaç ve problemlerini anlamaktan) raflara kadar olan yolculuğu yönlendirir.
Bu yolculukta inovasyon uzmanları öncelikle inovasyon süreçlerini tasarlamalı. Kendilerinden inovasyon metot ve araçlarına hâkim olmaları, söz konusu metotları süreçlere katılan yöneticiler dahil herkese aktarmaları beklenir. Ayrıca inovasyon departmanı tepe yönetimle birlikte kurumun inovasyon stratejilerini ve inovasyon odağını belirler. Belirlenen odak alanlar paralelinde kurum içi girişimcilik çalışmalarını yönlendirir. Strateji beynimizdi unutmayın. Fikirlerin toplanması, değerlendirilmesi ve seçimi yine inovasyon ekibinin koordinasyonunda olur. Son olarak kurum kültürünün inovasyonu destekleyecek şekilde dönüştürülmesi üst yönetimle birlikte yine inovasyon ekibinin işidir. Dikkat edilirse tüm fikirleri kendi başlarına geliştirsinler, sonra da ürüne çevirsinler demiyorum. Teknik olarak bunu yapamayacakları gibi yapmaya kalksalar da direnç yerler sürekli. Bu herkesin katılımı ile mümkün ancak. O yüzden Ar-Ge kendi sınırları dahilinde fonksiyonel bir departmandır, inovasyon çok fazlası.
Bu yazı alıntıdır.