Eğitim

İnovasyonun Eğitim Üzerine Etkisi

İnovasyon ile eğitimi bir arada değerlendirdiğimizde, birçoğumuzun düştüğü en büyük hatanın, eğitimin dönüşüme karşı en muhafazakar sosyal modellerin başında geldiğini düşünmek olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Algı olarak öğretmenlerin, idari yönetimin ve hatta öğrenci ile velilerinin bu dönüşme karşı direnç göstereceğini düşünerek inovasyonun bu alanda çevik bir şekilde işlemeyeceğine çoğunluğumuz kanaat getirmekteyiz.

İşi pratiğe dönüştüren ve eğitim sisteminin en etkin oyuncuları olan öğretmenler ile görüştüğümüzde ise bu durumun tam tersi olduğunu, öğretmenlerin her yıl özellikle seminer dönemlerinde (Eylül ve Haziran aylarında okullar açılmadan hemen önce ve okullar kapandıktan hemen sonra) bir sonraki ders planı aktivitelerini planlayarak geçirdiklerini, bu aktiviteleri öğrencilerin ilgisini çekecek yöntemler ile zenginleştirmek üzere uzun süren tartışmalar yapıldığını duyuyoruz. Bu tartışma seansları Talim Terbiye Kurulu’nun sunduğu müfredat ve temel prensipler doğrultusunda inovatif eğitim çözümlerini değerlendirmek için gerçekleştiriliyor ve bu durum yıllardır bu şekilde işliyor. Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Teşkilatı OECD’nin yayınladığı “Innovating Education and Educating for Innovation” raporunda yer verdiği araştırma da eğitimin, özellikle bilgi ve metot alanında, diğer branşlara göre oldukça inovatif olduğunu doğruluyor. [1]

Kaynak: OECD

Özetle eğitimde inovasyonun pratiğe alınması kural koyucuların hazırladığı yönergeler kadar öğretmenlerin de önemli bir görevi olarak karşımıza çıkıyor.

Peki, eğitimde bu dönüşümü sağlamak için öğretmenlerimize inovasyon konusunda destek çıkmamızın faydaları neler olur? Öğretmenlerimiz, Berç Çubukciyan’ın kaleme aldığı “Bilgi Toplumu Yolculuğunda İnsan Sermayesinin Rolü”[2] başlıklı makalesinde sözü geçen, geleceğin insan sermayesini nasıl yetiştirecek? Kural koyucular bu konuda ne tür atılımlar öngörüyor?

OECD tarafından üç yıl ara ile gerçekleştirilen Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı PISA’nın 2015 sonuçları üzerinden gerçekleştirilen veri analizi çalışmaları neticesinde yayınlanan “How to Improve Student Educational Outcomes”[3] başlıklı rapora göre, öğretmenlerin eğitimde yönlendirici rol oynamasının PISA puanına olumlu etkisi oldukça yüksek. Aynı raporda öğretmenin bilgi teknolojileri ile donatılmasının ülke puanına pozitif etki yarattığı da vurgulanıyor.

Kaynak: McKinsey & Company

Bu raporun baz alındığı 2015 tarihli PISA[4] sonuçlarına göre ülkemiz; 70 ülke arasında bilim alanında 52,  okuma alanında 50 ve matematik alanında 49. sırada yer almakta. 2012 yılındaki puanlar ile karşılaştırdığımızda ise ülkemizin sırası ile 9, 6 ve 9 basamak gerilediğine şahit oluyoruz.

Ülkemizin PISA puanı ve gerilemekte olan gidişatı, yapılan analitik çalışmalar ve eğitimciler gözüyle eğitimin inovasyona olan yatkınlığı masaya yatırıldığında, öğretmenlere yapılacak yatırımın ülkemizin PISA puanı ve sıralamasına olumlu etki sağlayacağı, geleceğin insan sermayesinin yetiştirilmesi adına yüksek katma değer yaratacağı hatalı bir çıkarım olmayacaktır.

Kaynak: BBC News Türkiye[5]

Eğitimde inovasyona yönelik ülkemizde gerçekleştirilen çalışmaları incelediğimizde ise yakın zamanda konu ile ilişkili atılımların başlayacağının sinyallerini almak umut verici.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan “Öğretmen Strateji Belgesi 2017-2023”[6] dahilinde çizilen eylem planında, öğretmenin teknolojik donanımının mesleki gelişimi için bir ihtiyaç olduğu bir çok noktada vurgulanmasına rağmen, eylem planına alınan maddelerin hukuki düzenlemelerden öteye gitmediği görülmektedir.

Nihayetinde bu konu 23 Ekim 2018’de ilan edilen “2023 Eğitim Vizyonu”nda[7] “Öğrenme Süreçlerinde Dijital İçerik ve Beceri Destekli Dönüşüm” başlığı altında “Dijital Becerilerin Gelişmesi için İçerik Geliştirilecek ve Öğretmen Eğitimi Yapılacak” hedefi ile yerini almıştır. Eyleme alınacak detaylar ise henüz kamuoyu ile paylaşılmamıştır.

İnovasyonun ve dijitalin eğitime olan katkısının farklı rapor ve araştırmalar ile doğrulanması ve 2023 vizyonumuzda eylem planı dahilinde yer alması ile birlikte, eğitim ekosisteminin bu eylem planını hayata geçirirken dikkat etmesi gerektiğini düşündüğümüz bazı temel prensipleri aşağıda sıralamaktayız. Bu temel prensiplerin, ekosistemi farklı bir gözlükle bakmaya ve günümüz şartlarına uygun düşünmeye teşvik edeceğine inanıyoruz.

  • Çevik yaklaşımlar sergilenmelidir: Uzun vadeli stratejiye destek olacak çevik çalışma prensibi ile uygulamalar hızlıca hayata alınmalıdır.
  • Multidisipliner çalışma şekli benimsenmelidir: Bu konuda yapılacak çalışmaların farklı kesimlerin katılımı ile birlikte gerçekleştirilerek hayata geçirilecek projelerin farklı bakış açılarının sunduğu zenginlik ile harmanlanması sağlanmalıdır.
  • Tasarım odaklı düşünme tekniği benimsenmelidir: Endüstri çağının değil, dijital çağın gerektirdiği çalışma şekilleri benimsenerek, eğitimin ana oyuncusu olan öğretmen ile öğrenci merkeze alınmalı ve bu merkez etrafında sorunlara, vizyona uygun çözümler aranmalıdır.
  • Sandbox ortamları kurulmalıdır: İnovatif yaklaşım ile ortaya çıkan fikirlerin hızlıca prototipleştirilerek saha yoklamasına sunulabileceği açık ortamlar kurulmalıdır.
  • Yapılan atılımların veri ile desteklenmesi: Hayata alınan projelerin veri odaklı olarak işlenmesi, gözlemlenmesi ve çıktılarının takip edilmesi gerekmektedir. Bu sebeple projelerin ana performans göstergeleri proje tasarımında belirlenmelidir.

Referanslar:

[1] “Innovation Education and Education for Innovation”, OECD, 2016, http://www.oecd.org/education/ceri/GEIS2016-Background-document.pdf

[2] https://baslangicnoktasi.org/bilgi-toplumu-yolculugunda-insan-sermayesinin-rolu/

[3] “How to Improce Student Educational Outcomes”, McKinsey & Company, 2016,  https://www.mckinsey.com/~/media/mckinsey/industries/social%20sector/our%20insights/how%20to%20improve%20student%20educational%20outcomes/how-to-improve-student-educational-outcomes-new-insights-from-data-analytics.ashx

[4] “PISA 2015 results in focus”, OECD, 2016, https://www.oecd.org/pisa/pisa-2015-results-in-focus.pdf

[5] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-38219262

[6] Öğretmen Strateji Belgesi 2017-2023, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, 2017 http://oygm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2017_06/09140719_Strateji_Belgesi_Resmi_Gazete_sonrasY_ilan.pdf

[7] http://2023vizyonu.meb.gov.tr/

Başlangıç Noktası E-bülten

Merak etmeyin. Asla Spam yapmıyoruz.

İlginizi çekebilir
EğitimYapay Zeka

Yapay Zeka ile Dil Öğrenimi: Yabancı Dil Öğrenimi Kolaylaşıyor mu?

DepremDoğal AfetEğitimSürdürülebilirlik

Kriz Zamanlarında Eğitimi Desteklemenin Önemi: Türkiye'nin Son Depremlerinden Dersler

Dijital DönüşümEğitim

Hong Kong Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Metaverse’de Sanal Kampüs Kuracak

AlgoritmaEğitim

Britanya’daki Algoritma Skandalına Dair

Başlangıç Noktası E-bülten

Merak etmeyin. Asla Spam yapmıyoruz.