GirişimcilikTeknoloji

Inrupt ve Pods’larımıza Hazır Mıyız?

Tim Berners-Lee bizim memlekette bile eli kalem tutan herkesin bildiği bir isimdir. 1989’da Cenevre’deki uzay araştırmaları enstitüsü CERN’de çalışırken interneti buluyor ve “The Web” 1993-4 arasında ortalama insan kullanımına açılıyor. Berners-Lee 1994 yılında MIT’nin bünyesinde W3C platformunu kuruyor ve eş zamanlı olarak üniversitedeki faaliyetlerine devam ediyor. W3C temel anlamda The Web’in daha iyi standartlarda işlemesi için çalışıyor.

Sonuç olarak Berners-Lee hem MIT’deki işlerine devam edip, hem fayda yaratan teknolojilere yatırım yapıp hem de İngiliz hükümetine teknoloji alanında danışmanlık yaparak 2017’e kadar geliyor. Fakat 2017 herkesi vurduğu gibi Sir Berners-Lee’yi de vurmuşa benziyor ki, kolları sıvıyor ve “şu kişisel veri işini bir çözem” diye çalışmaya koyuluyor.

Pardon biraz Z kuşağı bir giriş oldu, ama hikaye gerçekten bu. Kurdukları start-up Inrupt, MIT Açık Veri Projesi Solid’in bir bileşeni. Inrupt’ı kurarken Berners-Lee “hayal ettiğim internet, henüz görmediğimizdir ve bu nedenle bazı düzenlemeler yapmaya gerek vardır” diyor. İnterneti “düzeltmek” için kullanıcıların ürettikleri veriyi kontrol etmeleri gerektiğini söyleyen internetin babası, kullanıcıların “Pods” adında kişisel çevrimiçi veri mağazaları olmasını tasarlıyor. Bu Pods’larda sadece ürettiğimiz veriler değil aynı zamanda tüm IoT cihazlarımızın verisini de barınacak. Uğradığımız siteler, kredi kartı harcamalarımız, akademik çalışmalarımız, egzersiz rütinlerimiz, tercih ettiğimiz tuvalet kağıdı, hobilerimiz için yaptığımız araştırmalar ve müzik tercihlerimizin hepsi Pods’larımızda bulunacak. Kişisel verileri kullanmak isteyen uygulamalar da verinin değerinin kullanıcıya temin edecek. Böylece şirketler kullanıcıların verilerini sadece belli şartlar ve standartlara bağlı olarak “kullanım esaslı” işleyebilecek.  Inrupt’ın sunduğu değişim ise basitçe şu: Şirketler hiçbir şekilde Pods’larda bulunan kişisel verileri depolamayacak. 

Berners-Lee, Google ve Facebook gibi veri canavarları için “silos” kelimesini kullanıyor. Bu platformların uygun kontrol ve regülasyon mekanizmalarına tabii olmamalarının gözetimi arttırıp inovasyonu baltaladığını savunuyor.  Berners-Lee 2017’den beri ortağı John Bruce ile Inrupt üzerine çalışıyor olsa da şirket 2020’nin başından beri ana damar teknoloji haber portallarında yer almaya başladı. Bunun iki nedeni var. Birincisi, Facebook ve Google’a açılması beklenen antitröst davaları ve bunların kişisel verilerin nasıl korunacağı sorusuyla ilişkisi. İkinci neden ise Inrupt’ın Kasım 2020’den itibaren sunucu yazılımlarını şirketler ve devlet dairelerinde denemeye başlamış olması. Mesela Inrupt,  son iki aydır İngiltere’nin Ulusal Sağlık Servisi NHS’de pilot proje yürütüyor. 

Eğer hedeflediği noktaya ulaşırsa Inrupt, antitröst davalarının hepsini gereksiz kılabilecek güce sahip. Çünkü kökten ve sürdürülebilir bir çözüm sunuyor. Facebook ve Google gibi “silos”ların gücünün bölünmeler ile sorunun çözülmesi yerine her kullanıcının ürettiği veriyi değerlendirmesi için bir teknoloji geliştirilmesi gerektiğini gösteriyorlar.

Şu ana kadar $20 milyon yatırım alan Inrupt’ın gelir modeli ticari sunucuların satışından lisans ücreti almaya dayanıyor.  Geliri şirketlerden toplamayı tasarlayan Inrupt, Pods’ları kullanıcılara bedava yapılacağı biliniyor. CEO John Bruce 2018’de verdiği bir konuşmada, çoğu şirketin aslında veri toplamayı tercih etmediğini savunuyor ve Inrupt sunucusunu çoğu teknoloji devi tarafından tercih edilebileceğini söylüyor. ABD Federal Ticaret Komisyonu’nun son aylarda Google, Facebook, Apple, Microsoft ve Twitter ile uygulamaya aldığı “Data Transfer Project” teknoloji devlerinin de yaklaşan fırtınadan çıkış yolları aradığını gösteriyor. Önümüzdeki sene Big Tech’e karşı regülasyonların hızla değişeceği düşünüldüğünde, Berners-Lee’nin Inrupt’ı sadece yapılan hataları düzeltmek adına geliştirilen “iyi bir teknoloji” değil aynı zamanda büyük piyasa fırsatına sahip bir şirket olarak değerlendirilme potansiyelini taşıyor. 

Başlangıç Noktası E-bülten

Merak etmeyin. Asla Spam yapmıyoruz.

İlginizi çekebilir
Girişimcilikİş Hayatı

Discover The Coolest Startup Ecosystem in Finland and how your startup can become part of it?

Girişimcilik

Discover The Coolest Ecosystem– Why Finland is the hub for global startups and how you can be a part of it?

GirişimcilikTeknolojiYapay Zeka

Yapay Zeka ile Başarılı Bir Girişim Kurma Rehberi

GenelGirişimcilikİş Hayatı

Finland - The Happiest Country in the World Invites Turkish Startup Founders and Talents to Explore Career and Business Options. 

Başlangıç Noktası E-bülten

Merak etmeyin. Asla Spam yapmıyoruz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir